“Şinhua Haber Ajansı”nın 16.02.2007
tarihinde verdiği habere göre, bu yakınlarda Birleşmiş
Milletler Teşkilatı bünyesindeki “Uluslar arası Köy
kalkındırma Fonu” ile Çin Köy İşleri Bakanlığı arasında
dayanışma anlaşması imzalandı. Bu anlaşma gereğince
“Uluslar arası Köy Kalkındırma Fonu” doğu Türkistan’daki
yoksul Çiftçilerin durumunda iyileştirme sağlamak için
Çin’e 25 milyon 100 bin dolarlık maddi yardım verecek.
Çin Köy İşleri Bakanlığı ile BM.
“Uluslar arası Köy Kalkındırma Fonu” ortasında
düzenlenen plana göre, Doğu Türkistan’ın kuzey ve güney
bölgelerindeki köyleri yoksulluktan kurtarma hattına
toplam olarak 55 milyon dolarlık bir yatırım yapılacak
ve kalan bölümünü ise, Çin karşılayacak.
Fakat dış ülkelerdeki Doğu Türkistan
siyasî faaliyetçileri, BM Tarafından Doğu Türkistan’a
ayrılan bu meblağın Uygur çiftçilerin yararına
kullanılacağına şüphe ile bakmaktadırlar.
“Doğu Türkistan Enformasyon Merkezi”nin
başkanı Abdulcelil Karakaş konu ile ilgili görüşlerini
şöyle dile getirdi: “BM bünyesindeki uluslar arası
köy kalkındırma fonunun Doğu Türkistan’daki yoksul
çiftçileri kalkındırmak için fon ayırdığına çok
sevindim. Fakat Çin hâkimiyetinin bu meblağı BM’ in
talebi gereğince kullanacağına ve bu ayrılan fondan
Uygur Çiftçilerinin yararlanacağına inanmıyorum. Çünkü
Çin Hâkimiyeti doğu Türkistan’da iktisadi cihetten
Uygurlarla Çinli göçmenlere farklı politikalar
uygulamaktadır. Çin hükümeti sadece Çili göçmenlerin
sıklıkla yerleşik bulunduğu doğu ve kuzey bölgelerin
iktisadi yönden kalkınmasına destek vere geldi.
Hem merkezi hükümet tarafından ve hem de
yerel hükümet tarafından köy kalkındırılmasına yönelik
olarak sağlanan meblağın büyük bölümü Çinli göçmenlerin
yerleşik bulunduklar bölgelere veriliyor. Özellikle de
Doğu Türkistan’daki “Bingtuen” Çin hükümetinin en önem
verdiği bir organdır. Bu sebeple şimdi bakacak olursak,
doğu Türkistan’da iktisadi gelir cihetinde “Bingtuen”
bünyesindeki Çinli çiftçilerle Uygur çiftçiler ararsında
fark çok büyük.
Uygurların daha yoğun yaşadıkları güney
bölgelerdeki Uygur çiftçilerin kişi başına düşen yıllık
gelirleri 1000-1500 yuen civarındadır. Fakat “Bingtuen”
bünyesindeki Çinli çiftçilerin yıllık geliri ise,
Uygurlara düşen milli gelirin 10 misli daha fazlasıdır.”
Abducelil Karakaş buna bir misal vererek
şöyle dedi: “Doğu Türkistan’da Uygur çiftçileri ile
Çin Çiftçileri ararsında iki kutup’un şekillendiğini
Çin’in kendi basınından da görebilmek mümkündür. Mesela,
“Tiyanşan(Tanrıdağı)Sitesi”nin 17.02.2007 haberinde
işaret edildiğine göre, “Bingtuen’in 6. Tümenine bağlı
106. bölüğünde Çin çiftçilerinin 2006 yılındaki kişi
başına düşen yıllık geliri 20 bin yueni bile geçmiştir.
Anılan haberde Cheng Yin Pin adındaki
bir Çinli Çiftçinin durumu örnek verilmiş olup, bu Çinli
geçen yıl 120 dönüm araziyi kabala alarak pamuk ekmiş ve
yılsonundaki saf gelirini 65 bin yuene çıkartmıştır. Bu
Çinli sevinçle “Eğer Bingtuen’in ve Komünist Partinin
benimle duygu birliği ve iyi politikası olmasaydı ben bu
kadar çok para kazanamazdım” demiştir.
Doğu Türkistan’da Uygurların yoğun
olarak yerleşik bulundukları güney bölgelerindeki
köylerde bir Uygur Çiftçiye düşen ekilebilir alan bir
dönüm bile değildir. Ekilebilir arazi kifayetsizliği
meselesi bu bölgelerdeki en ağır problemlerden biri
olup, bu sebeple birçok Uygur Çiftçileri yurtlarını terk
ederek başka mesleklere ynelmeye mecbur olmaktadırlar.
Fakat bunu aksine “Bingtuen”
bünyesindeki çiftçilik alanında ekilebilir alan çok emek
gücü az olduğundan onlar, güney bölgelerdeki Uygur
çiftçileri düşük ücretlerle çalıştırmanın dışında yine
Çin’in içeri bölgelerinden çok miktarda Çinli iş gücü
transfer etmektedirler. Çin’in kendi istatistiklerine
göre, sadece geçen bir yıl içerisinde “Bingtuen” “pamuk
işçisi” adı altında Çin’den getirilen Çinlilerin sayısı
1 milyondan fazladır. İşte bu Doğu Türkistan’ın bu günkü
gerçek durumu”
Abducelil Karakaş sözlerine şöyle vurgu
yaptı: “Bana göre BM bünyesindeki Uluslar arası Köy
Kalkındırma Fonu, kendileri tarafından ayrılan meblağın
kullanılış biçimini yerinde incelemeli ve görmelidir.
Çünkü Çin hâkimiyeti sürekli olarak uluslar ararsı
kamuoyunun gözünü boyamaktadır. Mesela, Çin
hükümeti geçmiş yıllarda da dünya bankasından Doğu
Türkistan’daki halkın iktisadi cihetten
kalkındırılmasını sağlamak adına büyük miktarda paralar
alarak, bu parayı “Bingtuen” bünyesindeki silah
fabrikalarını ve hapishaneleri genişletmek için
kullanmıştı. Yerli halka kesinlikle para vermemiştir. Bu
sebeple Amerika’daki meşhur Çinli demokrat Wu Hong Da
1997 yılında Amerikan kongresinde birkaç defa tanıklık
etme toplantıları tertip ederek Çin hükümetinin dünya
bankasını aldattığını fiili belgelerle açıklamıştır.
Abducelil Karakaş Sözlerinin Sonunda
Şöyle dedi: “Eğer Uluslar ararsı Köy Kalkındırma Fonu
Doğu Türkistan’a heyet göndererek bir inceleme
yaptırırsa gerçekler ortaya çıkacaktır. Çin hâkimiyeti
Uygurların yoğun olarak yerleşik bulundukları güney
bölgelere hiçbir yatırım yapmaksızın kendi haline terk
etmiştir. Bu sebeple güney bölgelerde çiftçilik ve
üretim son derece iptidai yöntemlerle yürütülüyor. Uygur
çiftçileri arasındaki yoksulluk giderek çoğaldığı için
şu anda Doğu Türkistan’da köylerdeki Uygur çiftçilerin
şehirlere göçü fazlalaştı. Hatta her yıl 100 binlerce
Uygur Çin’in içeri bölgelerine giderek Çinli patronların
ellerinde çalışmaya mecbur olmaktadırlar”
Uygurcadan Çeviren: Mehmet Emin BATUR |