Yalan
propagandacı, Gerçek Soykırımcı
1- Çin ve Çin
yetkilileri Sahtekardır. Yalancıdır. Soykırımcıdır.
Çin’in iki
sembolü var: Birisi – Ejderha. İkincisi – Sung Maymun.
(72 çeşit değişen karakter)
Mesela: “Song
maymun sinek olarak batılı prensesin karnına girmeyi
başardı…”
Çinliler
çocuklarına, Batılıları (Çin ırkından olmayanları)
aşağılamayı, hor görmeyi, kandırmayı, aldatmayı,
küçüklüğünden öğretirler. Sanki “Yabancılara ne yaparsan
mubah… yeter ki ülken Çin’e kazandır.” felsefesinde
büyütürler.
Kendileri suç
işleyip başkasını suçlu gösterirler. Dünya halkını
aldatmayı kandırmayı başarırlar.
1. 1980 lerde
Amerika uzaydan Doğu Türkistan’ın zenginliğini fark
etti. Amerika ile Uygur’un yakınlaşmasından endişe eden
Çin şöyle bir senaryo hazırladı:
1985 acilen
Ürümçi’de İslam enstitüsü kurdu (halbuki, Çin, Dinimizi
çoktan yasaklamış, Din adamlarını öldürmüştü… Ta
ilkokuldan üniversiteye kadar “Allah yoktur, bütün
dinler zehirdir, esrardır…” dersleri okutuluyordu).
İslam enstitüsünden mezun olan Uygur gençlerini Çin
usulü hokus-pokus numaralar ile Afganistan’a Taliban
yanına gönderdi. (Detaylar ayrı makalede. O çocuklarda
suç yoktu. Onlar Çin’den başka bütün Dünya halkını
özellikle Amerika’yı seviyordu…)
Çin, Amerika’ya,
Uygur’u “kötü” gösterme senaryosunu başarıyla
tamamladı.(Guantamona’daki Uygurlar işte o senaryonun
kurbanları)
2. Amerika’da
ikiz kuleler vurulduğunda, Çin, Doğu Türkistan’da
(Uyguristan’da) çoktan domuz ağılı yapmış camileri
restore ederek aniden cemaatin ibadetine açtı. Amaç
Uygur’u Müslüman göstererek öldürmekti.
Aynı zamanda Çin
numara yaparak, Amerika’ya “İkimiz de Terör mağduruyuz.
Seni de, beni de Müslüman Teröristler öldürüyor” diye
timsah göz yaşı döktü.
Halbuki hukuk,
asker, silah, propaganda aletleri bir buçuk milyar
nüfus… Çin’in elinde.
Uygurlar
(özellikle çiftçiler… ki Uygur’un %70’i çiftçi) 360 gün
köle gibi çalıştırılarak bir senelik geliri kişi başına
50 Dolar olan aç fakir, bir parça bayat ekmeği ırmağın
suyuna batırıp yiyip “şükür Allahım açlıktan ölmedim…”
diye şükür duası eden, elinde demirin parçası olmayan
insanlardı.
3. Bush Irak’a
girerken, Çin’e: “Yeşil ışık yak, beni destekle demiş”
Çin de: “Bir şartla! Uygur’u ‘terörist’ ilan edersen her
yönden desteklerim” demiş.
O gün bugündür,
ana karnındaki bebekten tutun ta doksan yaşındaki nineye
kadar 30 milyon Uygur’un hepsi teröristtir,
damgalanmıştır.
Dünyada adalet
var mı? Dünyanın en büyük teşkilatı Birleşmiş Milletler;
zavallı Uygur’a yapıştırılan bu iftirayı yok edebilecek
mi?
Bundan 20 sene
önce Çin, kendi öğrencisinden 4 bini Tianmin’de tankla
ezerek kıyma yaptı ve onu kazma kürekle kamyona
yükleyip, gömülecek yere taşıdı.
Bunu yapan Çin
terörist değil, üstelik Birleşmiş Milletlerde Konsey
üyesi. (Çin’in ne mal olduğunu yani numaracılığını
bildiğimiz için, olaylarda Çin’den başka hiç kimseyi
suçlamıyoruz.)
Sahtekarlıkta,
yalancılıkta, Dünyayı aldatmada, Çin Dünya birincisidir.
Çin “Bizde 51
azınlık millet var” diyor. Uygur, Mongul, Tibet’ten
başka 48 azınlığın sadece, bayramlarda yabancı heyet
geldiği zamanlarda giyecek folklor elbiseleri vardır…
1949 uncu yıla kadar var olan Mançurya devletinden eser
kalmadı. Ne dili, ne “ben Mancuyum” diyen birisi… Çin
azınlıkları yedi, eritti, asimile etti bitirdi.
1958 senesi,
Çin’in başbakanı Cu inley (Zhou inley) Uygur Aptonum
reislerinden Abdullah Zakırof’a demiş ki: “Biz bir sürü
azınlık milletlerin erkeklerini, Ta… Beşikteki
oğlanlarına kadar öldürdük, kestik, siz de bağımsızlık
isterseniz sizi de öyle yaparız” demiş.
Çin planlı
projeli soykırım yapıyor.
Biz 1949 yılında
bağımsız devlet idik. 40 bin kişilik ordumuz, Ay
yıldızlı mavi bayrağımız, devlet girbimiz, devlet
marşımız, sınırımız, kanunlarımız var idi.
Stalin “Uygur’un
bağımsız devletine özenen; benim el altımdaki Kazak,
Özbek, Kırgız!.. lar, başımın etini yer, bana olay
yaratır… Uygur’u Rusya’ya katarsam… Uygur beyin… hepsi
bir gövde olup beni devirir… Çin’e verirsem zengin
toprak… Ne yapmam lazım?.. Çin’e verirsem Çin
sevincinden ebediyen benim kölem olur, böylelikle bütün
Sosyal blokun dizginini kendi elimde tutacağım…”
düşüncesinde Mao ile gizlice anlaşıyor.
O gün bu gündür
Uyguristan’ın (Doğu Türkistan’ın) Cehennem hayatı
başlıyor.
Zengin toprağın
tadını alan Çin, o toprak halkını yok etmek için planlı
soykırım yapıyor.
Ağlayıp doğan
Uygur bebeğe, iğne vurup öldüren doktor para ile
ödüllendiriliyor.
Hamile Uygur
kadınlar sokakta karga tulumba; ağıl sağlık ocağı
herhangi bir yerde karnındaki 4 ay – 8 ay (fark etmez)
bebekler kürtaj yapılıyor. Bebekler Çin yetkilileri
başta olmak üzere yeniliyor ve internete poz veriliyor.
(O kasetlerden size yolladık.)
Küçük çocuklara
tecavüz Çin’de çok yaygın. Bu Çin geleneklerinde var.
Mao’nun karı-koca özel doktorları Amerika’da Mao’nun
özel hayatından roman yazıyor onda Mao’nun her gece
11-12 yaşında değişik köylü kızlar ile yatıp kalktığı
açıklanıyor.
Doğu
Türkistan’da hep çocuklar kayboluyor. “Çinliler kanını
almış” “Çocuğun iç organlarını çıkartarak yerine esrar
doldurup Pekin’e götürmüşler…” haberleri geliyor.
2009 Haziranında
Yarkent’te Çinli öğretmen ilk okuldaki 13 kıza tecavüz
etmiş.
Çinli canilerin
2-3 yaşındaki çocuklara tecavüz olayı çok-çok yaygın
olay oldu.
1984 lerden
itibaren Çin bütün Çin ülkesinin her yerindeki
(hapishanelerdeki) adi suçluların hepsini Uyguristan’a
göç ettirdi. Bunlar Çin soykırımında ölüm, tecavüz
makinaları olarak hükümet desteğiyle insanlık dışı
cinayet kusuyor, onların gözleri, ruh haletleri
insanlıktan başka her şeye benziyor…
Sene 2009.
Haziranın 26 sı, gece saat 2 de Çin bölgesinde çalışan
(ki onlarda Çin hükümeti tarafından zorla götürülen)
işçilerden 800 Uygur. 10 binden fazla Çinli caniler
tarafından linç ediliyor.
Bunu protesto
ederek Ürümçi, Gulca, Kaşkar’da gösteri yapan Uygurları
Çin ordusu kanlı bastırıyor. Uyguristan (Doğu Türkistan)
kan gölüne çevriliyor.
Bir yanda
silahlı Çin ordusu, hükümeti, polisi, bir buçuk milyar
nüfus, propaganda aletleri, Çin işkencesi.
İkinci tarafta,
kocası, oğlu, kardeşi öldürülen ve hapse atılan
parmaklarını sallayıp Çin ordusuna ölüme yürüyen Uygur
kadınları acizeler.
Bu halde bile,
bir gecede 10 binden fazla Uygur erkeğini yok eden
Çinliler, her zamanki alışkanlık adeti gibi, kendisini
sütten çıkmış ak kaşık, Uygur’u “terörist” kasetlerini
montajlayıp hiç utanmadan, kaset dağıtmaya başladı.
Bu bütün Dünya
halkını aptal yerine koymak. Dünya adaletine hakaret!
Niyet
soykırımken her şey bahane…
Çin hükümeti
Soykırımı bazen bizzat kendi eliyle bazen başkasının
elleriyle yaptırıyor.
1970’lerde idam
onaylama hukukunu, Pekin her bir kasabaya verdi. (Bu
Dünya tarihinde görülmemiş olay. Her ülkede merkezi
hükümet onaylayan iş.) Uyguristan’daki Çinli kaymakamlar
kendi inisiyatifiyle, her gün 70-80 Uygur’u kurşuna
dizdi. Hikaye yazdığı için kurşuna dizilen Emincan Ekrem
onların sadece birisi (Özbek yazar).
Gulca olayında
ibadetini yapmakta olan kadınları hapse atıyor. Şehrin
dört bir tarafına Çinli askerleri hazırlıyor. O, çoktan
planlıyor, erkekler sokağa çıksın… bahanesini bulup
şehri yok edeceğiz… planı.
Her oyun, her
entrika, her siyaset, her göç, her olayın altında
Soykırım var.
Çin planında 200
milyon Çinliyi Uyguristan’a yerleştirecek,
yerleştiriyor.
Bugünlerde 30
rilisli tren yürüyor. Onlar Çin’den Uyguristan’a
Çinlileri taşıyor. Uyguristan’dan Çin’e zenginlik
(Altın, uranyum, kömür, demir, petrol, (petrol ayrı
boruda nehir gibi akıyor) buğday, at, inek, kuzu…, bal
bal arıları…)
Her sene yani
bir senede taşınan altın 10 ton.
Bu kadar zengin
toprakta Uygurların (çiftçi %70) senelik kişi başına
geliri 50 Dolar.
Aksu bay’da
açlıktan kıtlıktan halkın %80’ini öldürdü Çin
hükümeti.(hububat yiyeceğin hepsini Pekin’e götürdü.) 17
yaş gençler 4 ayaklı emekleyip yürüdü, ölüleri gömecek
kimse yok, başka eyaletten ayakları kelepçeli mahkumlar
getirildi.
Bu olaydan
sorumlu Çinli ödüllendirildi hemen Pekin’e terfi etti.
Uygurların Çin’e
kız verme adetimiz yoktu.
2007 senesinden
itibaren 14-25 yaş arası genç kızlarımızı mecburen Çin
bölgesine seks kölesi olarak götürdüler. Milli
gururumuzu, namusumuzu çiğneyen bu olay hala devam
ediyor. Çok kızlar intihar etti topluca kendilerini
nehirlere attı.
Uygur
oğlanlarına Çinliler kedi köpeklere vurulan
kısırlaştırma iğneleri, AIDS, kanser iğneleri vurdular.
Yakınki 100
yılda 35 milyon Uygur Çinliler tarafından öldürüldü.
Çinliler insan
eti yiyor (sayın Amerikan yazarı Kırısteyın Taylor
kitabı da hem bunu yazıyor, oradaki gerçekleri bir-bir
ortaya koyuyor.)
Çinliler bizi
tehdit ediyordu: “Bir gecede bütün Uygur’u mantı yapıp
yersek Dünyanın sesi çıkmaz…” diye.
Gerçekten
Dünyanın sesi çıkmadı.
60 yıllık
müstebit Çin Komünist Partisi Dünyayı hep aldatıyor.
Doğu Türkistan
meselesi Çin’in iç meselesi değildir.
Biz Çin’e komşu
ayrı ülkeyiz. Elimizde 12 bin yıllık yazılı tarihimiz
vardır.
Eskiden Çin
seddini Çinliler kendi sınırı olarak yapmıştır.
Şu anda Dünyada
komünizm yok olmuşsa komünist Cellat Stalin ile Mao’nun
Uygur’un boynuna bağladığı zincir kırılmalı. Uygur
bağımsızlığına kavuşmalı.
30 milyon Uygur
halkı bağımsızlık istiyor. 60 yıldan beri ülkesini
yağmalayan, kendisinin insanlık onuru, milli gururunu
çiğneyen, insanlık dramı yaşatan, aşağılayan, neslini
tüketmeye çalışan Soykırımcı Çinli’den kurtulmak
istiyor.
NATO’nun hemen
Uyguristan’a (Doğu Türkistan’a) gelmesini istiyor.
Eğer NATO
gelmezse Çin bir Uygur’u bile hayatta koymaz.
Çin’i Birleşmiş
Milletler Konsey üyeliğinden hemen kaldırmak lazım.
O kadar dosyası
kabarık (İnsan haklarını çiğnemekte bir numara)... insan
eti yiyen, Soykırımcı caninin büyük teşkilatta ne işi
var. O derhal Soykırım Suçlusu sandalyesinde oturtulsun!
(Zaten Çin
görevini kötüye kullanıyor. Birleşmiş Milletlerde masa
altından sopa göstererek: “Sen Uygur’a yardım verirsen,
ben senin bu… bu işlerini mahvederim… zarara uğratırım…”
diyor.)
Çin Dünyanın
hiçbir kanununu insanlı adaplarını tanımıyor.
Hep Dolar
basıyor. Pentagon’dan bilgi çalıyor. Uygur’u yok etmek
için 2000 lerde Sas mikrobunu üretti, ama kendine
bulaştı.
Planında Çin
ırkından olmayan bütün Dünya halkını yok etmek var.
Uyguristan’a Çin
46 defa başarılı (çok defa başarısız) Atom patlattı.
Zehirlenme Çernobil’inkinden 10 misli (on misli) fazla.
Bir bomba Hiroşima’nınkinden 6 misli güçlü. Dünya
iklimini bozdu, kirletti.
Uygur bostanları
harabe kül oldu. 10 binlerce çocuk kör, felç ölenler
milyonlar sayısında. Ama Çin’de kimse gerçekten bir
cümle söyleyemez. Söylerse ölür.
Dışarıdan
muhabir gelemez.
Dünya Çin’in
komşu ülkeleri (Uyguristan, Tibet, Mongulları) benim
toprağım diye, iç işim diye kan ile beslenerek, yalan
propaganda üretmesine seyirci kalacak mı?
Birleşmiş
Milletler Çin’i Konsey üyeliğinden ayıklayabilecek mi?
Ya da yeniden
kurulabilecek mi?
Ya da insanlık,
Çin zorbalığı kendi başına gelene kadar sükut edece mi?
7 milyar içinde
kan içer kızıl ejderhayı “Dur!” diyecek (Hesap ver
soykırımcı!-diyecek) kaç tane korkmaz yürek insan ortaya
çıkacak?
Dünyanın adaleti
Çin’in kanlı ayağında çiğnenmeye mahkum mu?
Her ülke kendi
menfaati, kendi nefsinden başka bir şey düşünülmezse,
Çin maymunları Dünyayı pis parmağında oynatıp yok etmez
mi?
Hiç mi kalmadı
bugünlerde bütün Dünyayı, insanlığı, Dünyanın
yarınlarını, adaletini düşünen insanlar!? büyükler?!
Yok mu Çin’in
hilesine kanmayacak insanlar?
Yok mu, “Hey
Soykırımcı, Durdur Soykırımı cezanı çek!” diyecek
insanlar?!
Yok mu, nesli
tükenmekte olan hayvanlara gösteren ilgiyi, nesli
tükenmekte olan Uygur’a gösteren insanlar?
Yok mu?
Doğrunun, haklının, zayıfın, aciz biçarenin, dilsizin
yanında yer alan insanlar.
Vardır elbette…
onlara duacıyız.. hemen görmek istiyoruz.
1. Uyguristan
(Doğu Türkistan) meselesi Çin’in iç işi değildir.
Doğu Türkistan
1949’da bağımsız ülke idi. Stalin Mao gizlice anlaşma
yaparak 60 sene Çin’in sömürgesi yaptı.
Komünizm yok
olduğuna göre, Stalin Mao iki cellatın kararı (gizli
anlaşması) etkisini kaybetmiştir.
2. Doğu
Türkistan’a hemen NATO gelerek, Çin soykırımına son
verilmeli.
3. Soykırım
suçlusu Çin Dünya çapında cezalandırılmalı.
Şu anda 10
binlerce Uygur Çin hapishanesinde. Başka Çin
işkencesinden ötürü Çin cellatları, kemik kırma
yarışında özel demir sandalyede bacak, kalça, bel
kemikler kırılıyor…
NATO’nun,
Birleşmiş Milletlerin, Dünya halkının derhal bu insanlık
dramını durdurmasını istiyoruz. Uyguristan’a
bağımsızlık! Soykırımcı Çin’e ceza!
18.08.2009
Zeynure İsa
Adres:
Çelebidere Yokuşu Sok.
Selçuk Apt. No: 6 Yeniköy - İstanbul
Tel (Ev) : (0090 212) 223 65 82
Gsm : 0090 536 579 45 85
|