|
Muhterem,
Siz Çin’e vermesi gereken malı, yani paketi Uygurlara,
Uygurlara vermesi gereken malı Çinlilere veriyorsunuz.
Siz Uygur’un yetkililerini toplayıp demokrasi hakkında
kurs, konferans, ders veriyorsunuz.
Aslında teşekkür etmemiz gerekiyor. Biz Uygurlar
öğrenmemiz gereken çok şeyler var. Mesela; Çin
esaretindeki Doğu Türkistan’da bir Uygur üniversite
öğrencisi 5 sene tarih öğrenmesine rağmen, Uygur
tarihinden bir saat bile ders dinleme şansı yoktur.
Üstelik Kızıl Çin “Biz komünistler tarihteki siyaha
beyaz, beyaza siyah der, tarihi alt üst ederiz” demişti.
Onun için bunlar özellikle içtimai ilimlerde, kendi
menfaatlerine uygun olan çok yalan ve saçmalıkları ders
diye okutuyorlar.
Sizin gibi hocalara teşekkür ederiz. Çok şeyler öğrenmek
ihtiyacımız var ve öğreneceğiz...
Ama Çin demokrasinin ne olduğunu bilmiyor. “D”sini bile
bilmiyor, kâğıda yazmasını bilirse bile uygulamasını
bilmiyor. Uygulayabilseydi 1949’dan bu yana milyondan
fazla Uygur’u siyasi düşünce suçundan öldürmeyecekti.
Kendi öğrencilerinden (demokrasi isteyip gösteri yapan
öğrencilerden) 4 bin genci Tianmın meydanında kıyma
yapıp, kazma kürek ile kamyona yükleyip taşımayacaktı.
Çin’deki seçimler de Dünyanın hiçbir yerinin seçimine
benzemiyor. Çin seçimlerinin demokrasi ile hiç alâkası
yok.
Çin rejimi müsbettir. Çin yetkililerinin işi gücü Dünya
kamuoyunu aldatmak, yalan söylemektir.
Çin’e gelen heyete belirli yerler gösterilir, kandırılıp
yolcu ettirilir. Gerçekleri gören yabancı gazetecilerden
37’si Pekin’de zindandadır…
Doğu Türkistan, Tibet, Moğollara devlet terörü
yapılıyor. Müstakillik (bağımsızlık) talep edenleri
öldürüyor. Halbuki o insanlar yüzde-yüz bağımsızlık
istiyorlar. Ama Çin onlar içinden para ile birilerini
satın alarak yalan konuşturuyor. Yüz binlerce Uygur
kızını Çin’e götürerek milli gurumuzu çiğniyor. İnsanlık
onuru ayak altında.
Demokrasi böyle mi olur? Çin’e demokrasi öğreten sevaba
girer.
Lütfen hocam, siz Çin’e demokrasi öğretin.
Nasreddin Hoca’ya birisi “ahlâkı nereden öğrendin?” diye
sormuş. O da, “ahlâksızdan” diye cevap vermiş. Biz Çin
zalimlerinin müstebit rejiminden hem çok şeyler
öğrendik…
İnsan ulaşamadığı ya da kaybettiği bir şeyin kıymetini
iyi biliyormuş. Biz bağımsızlığın ve demokrasinin
kıymetini iyi öğrendik.
Sayın hocam, duyduğumuza göre sizin ülkeniz Çin’e, uydu
yoluyla hedef belgeleme- yok etme… gibi yeni özellikleri
olan silahları Çin’e satıyormuş. O silahları biz
Uygurlara verin (Bedelini, ücretini yer altı
zenginliğimiz ile öderiz.)
Uygurlara vermekte olduğunuz demokrasi dersini, Çin’e
verin. Malları değiş-tokuş edelim.
Saygılarımla,
Zeynure Öztürk
Adres:
Çelebidere Yokuşu Sok.
Selçuk Apt. No: 6 Yeniköy, İstanbul
|
|