M.Ö.220 ~

ana sayfa
Giris
Tarih
Cografya
Din-Dil
Kültür-Sanat
Ekonomi
Insan Haklari
Milli Mücadele
Düsünceler
Baglantilar
Irtibat

E-mail

DOGU TÜRKISTAN

DOĞU TÜRKİSTAN HABER MERKEZİ

 

Çin Yetkilileri Büyük Mücahit; Muhammed Dursun’a Ölüm Cezası Vererek İdam Etti

 
Bilindiği üzere; Hotan’da Çin Komünist Partisi’ne karşı gizli silahlı faaliyet yürütmekte olan, Uygur Mücahitlerinin Lideri Köreş, 04.09.1999 tarihinde gece Hotan Misafirhanesi çalışanlarının ailelerinin kaldığı lojmanda 102 numarada Çin Polisi tarafından çok büyük bir muhasara altına alınmıştı. Teslim ol çağrısına ateşle karşılık veren büyük Mücahid, eve girmeye çalışan Tursun Tohti isimli Uygur asıllı münafık polisi öldürmüştü. 15 dk. Boyunca süren çatışma sonucunda Mücahid Köreş daha fazla dayanamamış ve yüzlerce polisin açtığı yaylım atışı neticesinde şehit düşmüştü.

Köreş’ten sonra mücahitlerin başına geçen Şir Ali ise mücahitlerle birlikte oldukça başarılı operasyonlara imza attıktan sonra, artan baskının neticesinde, savaşarak Nefal’a doğru kaçmış ve Çin’i terk etmiştir. Ancak Nefal Hükümeti, Şir Ali ve mücahitlerini, Çin’e iade etmiştir. Tüm dünyanın izlemekle yetindiği bu olaylar neticesinde Şir Ali ve mücahitleri idam edilmişlerdi.

Keriya Nahiyesi Karakir köyünden olan Şehit Muhammed Dursun ise Şehit Köreş ve Şehit Şir Ali’nin üstadı olmakla suçlanarak 1996 yılının Haziran ayında hakkında tutuklama emri çıkartılarak, başına 200.000 Yuan ödül koyulmuştu. Bastırdığı ilanları küçük köylerden, büyük şehirlere kadar Doğu Türkistan’ın her yerine dağıtan Çin faşistler, vefakar Doğu Türkistan halkı sayesinde yıllardır hiçbir sonuç alamamışlardı.

Ancak yıllardır yakalanamayan Mücahit Komutan Muhammed Dursun, yine Uygur asıllı bir münafıkın ihbarı neticesinde Dongbei’de yakalandı. Memleketi olan Keriye’ye gtirildi ve çok geçmeden hakkında verilen idam cezası yerine getirildi.

Haziran ayının sonlarına doğru Dongei’de münafıkların ihbarıyla yakalanan 30 yaşında ki Şehit Muhamed Dursun ve mücahitleri, Keriye’de kurulan ve halkın izlediği açık mahkemede yargılanarak, hiçbir soruşturma yapılmadan ve savunma yapılmasına izin verilmeden ilk celsede idam cezasına çarptırılmışlardır. Şehit Muhamed Dursun ve mücahitleri, Keriye’nin Yağlık Derya Boyunda idam edilmişlerdir. Şehitler mezarlığa gömülmek yerine, idam edildikleri yere açılan çukurlara gömüldüler.

Şehit Muhammed Dursun ve mücahitlerinin idamlarını mazlum Uygur Halkı, kilometrelerce mesafeyi; büyük çoğunluğu yaya olarak katedip gelmiş ve Şehitlere son anlarından yanlarında olduklarını belirtmek istemişlerdir. Şehitlerin cenazelerini defnetmek amacıyla gelen Uygur Müslümanlar Çin gizli polisi tarafından kameraya çekilmiş ve kamera görüntülerinde tespit edilen 40 kadar Uygur genci, gece evlerinden alınarak hapsedilmişlerdir. Gençler 6’şar ay hapis ve yüksek para cezasına çarptırılmışlardır.

Yıllardan beri köpekler gibi Muhammed Dursun’un arkasında dolaşan Çin Polisleri kendi içimizden çıkan münafıklar yardımı ile Muhammed Dursun’un şehit edilmesinden cesaret alarak tutuklamalara başladı.

Muhammed Dursun şehit edildikten sonra, 18.07.2005 günü Keriye Nahiyesi Şen Pazar Polis Karakolu’ndan bir grup polis Urumçi’ye gelerek, Şehit Muhammed Dursun ve mücahit grubu ile ilişkileri olduğu gerekçesi ile aslen Keriye’li olan, ancak işsizlik sebebi ile Urumçi’de bulunan Abdulkadir Mehmet Emin, Abdulhakim Abdulgani ve 3 arkadaşlarını Keriye’ye götürmüşler. Mücahitlere yardım etmekle suçlanan 5 Uygur genci Keriye Hapishanesi’nde tutuklu durumdalar.

Bu gelişmelerin haricinde 2005 yılı yaz aylarının başlaması ile birlikte Uygur Müslümanlara yönelik tutuklama furyası yeniden başladı.

2005 yılı yaz aylarının başlaması ile Hoten vilayeti Polis İdaresi Abdullah Rozi ve Muhammed isimli polis amirleri ile beraber 10 civarında polisi Urumçi’ye göndermiştir. Uygurların çoğunlukta yaşadığı bölgeler olan ve Hoten’den Urumçi’ye gelip yerleşen Uygurların yoğun olduğu Saymaçang Kasapçılık Meydanı, Sanşihangza, Dön Köprüsü gibi bölgelerde, Uygurları kontrol etmeye ve gözaltında tutmaya başlamışlardır. Şüphelendikleri Uygurları ise hiçbir gerekçe göstermeden tutukluyorlar. Aynı uygulama Gulca şehrinde de sürmektedir.
 

© ETIC.  Her Hakkı Saklıdır. Son Değişiklik: 26.01.2008 12:22   Hazirlayan: A. Karakash